Web3 Güvenliği Alarmda: Tron ve Curve Saldırıları, Sosyal Medya Hacklerinin Artan Tehdidini Gösteriyor

0

TRON DAO ve Curve Finance’e yönelik sosyal medya saldırıları, 2025’te Web3 projeleri için sosyal mühendislik temelli tehditlerin ne kadar tehlikeli hale geldiğini ortaya koyuyor.

Tron Dao Hack _KB

  • 2025 yılı, kripto projeleri için sosyal mühendislik saldırılarının en çok konuşulduğu dönemlerden biri oldu.
  • TRON DAO ve Curve Finance gibi sektörün önde gelen projelerinin X (Twitter) hesaplarının hacklenmesiyle başlayan süreç, Pump.fun, Kaito AI ve hatta İngiltere Parlamentosu gibi yüksek profilli hesaplara kadar uzandı.
  • Bu saldırılar yalnızca platformlara değil, yatırımcı güvenliğine ve Web3’ün sosyal medya üzerindeki meşruiyetine de ciddi darbe vurdu.
  • Bu analizde, son vakaları inceleyerek Web3 ekosisteminde artan sosyal mühendislik risklerini ve Türkiye’deki yatırımcıların nasıl korunabileceğini ele alıyoruz.

2025’te Web3’te Sosyal Mühendislik Saldırıları: Tron DAO ve Curve Finance Vakaları

2025 yılının başında Web3 dünyasında sosyal mühendislik saldırılarının arttığı görülüyor. Mayıs 2025’te TRON DAO ve Curve Finance’ın X (eski adıyla Twitter) hesapları ardı ardına ele geçirildi. TRON DAO’nun resmi X hesabına 2 Mayıs 2025’te yapılan saldırıda, hackerlar bir ekip üyelerini hedef alan karmaşık bir sosyal mühendislik planı uyguladı. Hesabın kontrolü ele geçirildikten sonra sahte bir akıllı kontrat adresi paylaşıldı, takipçilere teklifsiz mesajlar (DM) gönderildi ve bilinmeyen hesaplar takip edildi. TRON DAO’nun ardından, 5 Mayıs 2025’te Curve Finance’ın X hesabı da benzer bir şekilde ele geçirildi. Curve’ın hesabından sahte bir CRV token airdrop’u için kayıt bağlantısı paylaşıldı; söz konusu bağlantı kullanıcıların cüzdanlarını bağlamasını ve potansiyel olarak kötü niyetli bir sözleşmeye onay vermesini istiyordu.

TRON DAO’nun X hesabına yönelik sosyal mühendislik saldırısı sırasında atılan sahte tweet’lerin zemin resmi. TRON logosu önünde hacker görünümündeki bir kişi, kurbanları aldatacak sahte bir sözleşme adresi yayımladı. Hacklenme sonrası resmi ekipten gelen uyarıda “TRON DAO hiçbir zaman kontrat adresi paylaşmaz veya toplu DM göndermez” ifadesi yer aldı.

TRON vakasında, saldırganın ele geçirdiği hesap üzerinden yayınlanan sözleşme adresinden yaklaşık 45.000 ABD doları tutarında fon topladığı bildirildi. TRON ekibi, olayın hemen ardından saldırganı sistemden çıkartarak kontrolü yeniden sağladı; ancak hacker, hesap ele geçirildikten sonra bile başkalarına DM atmaya ve sahte reklam karşılığı hizmet teklifinde bulunmaya devam etti. Bu tür sahte mesajlar, takipçilerin dolandırıcı kontrolündeki sahte akıllı kontratlarla etkileşime geçmesi riskini taşımaktadır. TRON kurucu ortağı Justin Sun, saldırıda elde edilen fonların takibi ve dondurulması için kripto borsası OKX’e başvurdu. Özetle, TRON saldırısı “ekibimizin bir üyesine yönelik zararlı bir sosyal mühendislik saldırısı” sonucunda gerçekleştiği açıklandı.

Curve Finance vakasında ise hesabın sahibi ekip, ihlali doğruladı ve saldırganın paylaşımlarının sahte olduğunu duyurdu. Protocol kurucusu Michael Egorov, X hesabının ele geçirildiğini hızlıca onayladı ve takipçilere bu tür bağlantılara tıklamamaları uyarısında bulundu. Hırsızlar, Curve’ın resmi hesabından CRV tokeniyle ilgili sahte bir “ödül programı” iddiasıyla bir kayıt sayfası paylaştı. Uzmanlar, bu sayfanın cüzdan bağlamasını gerektirdiğini ve kullanıcıların kötü niyetli bir akıllı sözleşmeye onay vermeleri riskini taşıdığını vurguladılar. Curve ekibi saldırganı etkisiz hâle getirerek kontrolü yeniden ele aldı; çalışmalar sonucu, hesabın ele geçirilmesinin yalnızca sosyal medya hesabıyla sınırlı olduğu ve kullanıcı cüzdanlarına erişim sağlanmadığı bildirildi. Nitekim Curve vakasında ciddi fon kaybı rapor edilmedi; sahte airdrop duyurusu kısa süre içinde silindi ve CRV token fiyatı bu duyurudan anlamlı bir zarar görmedi.

Sosyal Mühendislik Saldırıları Nedir, Nasıl Çalışır?

Sosyal mühendislik saldırıları, teknik zaaflardan çok insan faktörünü hedef alır. Uyumlu bir tanımlama olarak; bu yöntemlerde “psikolojik manipülasyon kullanılarak kullanıcılar güvenlik hatası yapmaya veya hassas bilgileri ifşa etmeye ikna edilir”. Saldırganlar önce hedefi hakkında bilgi toplar, zayıf güvenlik noktalarını belirler ve ardından kurbanın güvenini kazanarak sahte durumlar yaratır. Örneğin, bir hacker sahte bir medya kuruluşundan röportaj teklifi gibi davranarak kurbanı yanıltabilir ve gerçek parolalarını ele geçirebilir. Sosyal mühendislik özellikle insanın hata yapma olasılığını kullandığı için, yazılımdaki açıklar gibi öngörülebilir değildir ve tespit edilmeleri zordur.

Kripto sektöründe sosyal mühendisliğin payı küçümsenemeyecek kadar büyüktür. Ortaya çıkan istatistiklere göre siber saldırıların yaklaşık %98’i sosyal mühendislik kaynaklıdır. TRON vakasında da bu gerçek bir kez daha doğrulanmıştır: TRON ekibi, X hesabının ele geçirilmesinin “ekibimizin bir üyesinin kötü niyetli bir sosyal mühendislik saldırısına maruz kalması” sonucu gerçekleştiğini bildirdi. Dolayısıyla sosyal mühendislik saldırıları, sahte e-postalar (phishing), sahte web siteleri, sosyal medya mesajları veya telefon aramaları yoluyla yapılabilir. Kurbanlara genellikle aciliyeti yüksek veya avantajlı bir teklif sunulur; kullanıcı panik veya heyecana kapılarak güvenlik önlemlerini görmezden gelebilir. Özetle, sosyal mühendislik saldırıları “yazılımdaki açıklar yerine insan hatasına” dayanır ve çok daha karmaşık manipülasyonlarla uygulandıkları için genellikle diğer saldırılardan daha zor önlenir.

2025 Yılında Artan Web3 Sosyal Medya Hackleri

2025 yılında sosyal mühendislik temelli saldırılar Web3 dünyasında patlama yaptı. TRON ve Curve olaylarına ek olarak birkaç önemli vaka daha görüldü. Şubat 2025’te Solana tabanlı Pump.fun platformunun X hesabı ele geçirildi; hackerlar bu hesap üzerinden “PUMP” adlı sahte bir yönetişim tokenı tanıttılar. Pump.fun ekibi saldırıyı doğruladı ve takipçileri sahte PUMP tokenına yatırım yapmamaları konusunda uyardı. PUMP token kısa sürede 5 milyon dolarlık bir piyasa değerine ulaştı, ancak token arzının büyük kısmı birkaç cüzdanda yoğunlaşmıştı ve değer hızla çöktü. Bu hackte deneyimli bir blockchain araştırmacısı olan ZachXBT, Pump.fun saldırısını başka hesaplara yapılan saldırılarla ilişkilendirdi; örneğin yine Solana ekosisteminden Jupiter DAO ve DogWifCoin hesaplarının da benzer yöntemlerle ele geçirildiğini belirtti.

Mart 2025’te ise Krypto AI pazarı olan Kaito AI ve kurucusu Yu Hu’nun X hesapları hedef alındı. Saldırganlar, Kaito cüzdanlarının tehlikede olduğu yalanını yayarak takipçileri paniğe soktu. Hatta KAITO tokeni üzerinde açığa satış pozisyonu aldıkları, böylece kullanıcılar tokenlerini satıp fonlarını çekerse fiyatın düşeceği bir oyun kurdukları ortaya çıktı. Kaito ekibi hesabı geri aldıktan sonra saldırıdan sağlam kurtulduğunu, hiçbir cüzdan veya fon kaybı olmadığını duyurdu. Bu olayda da benzer manipülasyon teknikleri uygulandı: Dolandırıcılar sosyal medya üzerinden yanlış bilgi yayarak kullanıcıları etkilemeye çalıştı.

Nisan 2025’te kripto dünyasını doğrudan ilgilendiren bir vaka olmasa da çarpıcı bir sosyal mühendislik örneği İngiltere’den geldi. İngiltere Parlamentosu üyesi Lucy Powell’ın X hesabı 15 Nisan 2025’te ele geçirildi. Hesabından yayımlanan tweetlerde, “Parlamento Halk Meclisi Coin” (House of Commons Coin) adlı hayali bir kripto para tanıtıldı. Bu sahte token “transparan, katılımcı ve insanların güçlerini blok zincire taşıyan” bir proje olarak sunuldu. Durum fark edilince tweet’ler hızla silindi ve Powell’ın sözcüsü hesabın hacklendiğini doğruladı.

Bu örneklerden görüldüğü üzere, 2025’te sosyal medya hesaplarına yönelik hack saldırıları sadece bir tür platformla sınırlı kalmadı. Pump.fun, Kaito AI, İngiltere Parlamentosu örnekleri, hatta basın kuruluşlarının hesaplarına yönelik saldırılar da yaşandı. Tüm bu olaylar, sosyal mühendislik yöntemlerinin ne denli yaygın ve etkili olduğunu gösteriyor. Kullanıcılar ilk bakışta gerçek gibi görünen duyurulara karşı her zamankinden daha dikkatli olmalı.

Yatırımcı Fonları ve Protokol Güvenliği Üzerindeki Etkiler

Sosyal mühendislik saldırıları doğrudan bir protokolün güvenlik açığından ziyade kullanıcıların davranışlarını hedef alır. Ancak sonuçta yatırımcı fonlarını etkileyebilir ve protokole duyulan güveni zedeleyebilir. Örneğin TRON vakasında saldırganların kurbanlardan topladığı yaklaşık 45.000 ABD doları, birkaç bin kullanıcının dikkatine yayılan bir meta saldırı dizisinin sonucuydu. Pump.fun hackinde Pump token kısa süreliğine 5 milyon dolarlık piyasa değeri oluşturdu; dikkat çekici olan, token arzının büyük çoğunluğunun birkaç cüzdanda yoğun olması ve topluluk tarafından uyarı alındıktan sonra fiyatın hızla düşmesiydi. Curve örneğinde ise teknik açıdan kullanıcı fonu kaybı rapor edilmedi; çünkü saldırganlar protokolün kendi rezervinden değil, sadece dolandırıcı siteye bağlanmaya razı olan kullanıcıların cüzdanlarından faydalanmayı hedefliyordu. Ancak Curve üyesi bizzat hatırlattığı üzere, projedeki tüm CRV tokenleri zaten dağıtıldığı ve airdrop için herhangi bir fon ayrılmadığı için bu vaatlerin asılsız olduğu anlaşıldı.

Genel olarak, bu tür saldırıların doğrudan protokollere zarar vermekten çok, kullanıcının fon transferi veya yetki onayı yoluyla dolandırılmasına yol açtığını söyleyebiliriz. Sahte bağlantılara tıklayan kullanıcılar, dolandırıcı akıllı kontratlara token transferi veya cüzdan izinleri vererek değerli varlıklarını kaybedebilir. Ayrıca, sosyal medya kazaları yatırımcı güvensizliği de yaratır. Resmi hesap hacklendikten sonra topluluk hızla panikleyebilir ve protokolden fon çekebilir, token fiyatı düşebilir. Nitekim Pump.fun ve Kaito örneklerinde saldırı mesajlarının yayılmasıyla Pump ve KAITO token fiyatlarında ani dalgalanmalar gözlemlendi. Sosyal mühendislik saldırıları, tek bir kullanıcının insan hatasından binlerce dolar kaybetmesine sebep olabildiği gibi, arkasında hiçbir zaaf bulunmayan bir protokolün itibarına da ciddi zarar verebilir.

Kripto Projelerinin Sosyal Medya Erişimi Neden Kritik? Topluluk ve İtibar Riski

Kripto dünyasında sosyal medya hesapları, projelerin en önemli iletişim kanalıdır. Resmi Twitter/X sayfaları, ekiplerin toplulukla doğrudan etkileşim kurduğu, güncellemeleri duyurduğu, soruları yanıtladığı başlıca platformlardır. Sosyal medya sayesinde projeler yatırımcılarla güven inşa eder, şeffaflık sağlar ve kitleleri bilgilendirir. Hatta sosyal medyanın iyi yönetimi, projelerin fon toplama ve pazarlama etkinliklerini bile güçlendirir. Nadcab Labs’in analizine göre, kripto projeleri sosyal medya sayesinde kullanıcı ve yatırımcılarıyla bağ kurar, güveni artırır ve hızlı bir şekilde görünürlük kazanır.

Bu nedenle bir projenin sosyal medya hesabının çalınması çok büyük bir risktir. Dolandırıcılar kısa sürede binlerce takipçiye yalan bilgi ulaştırabilir, duyurulmuş bir token satışını iptal edebilir veya sahte airdrop linkleri paylaşarak topluluk güvenini tamamen sarsabilir. Bir projenin itibarının zedelenmesi, yatırımcıların projeye olan inancını kaybetmesi demektir. TRON ve Curve gibi büyük ekosistemlerde yaşanan hack haberleri, bu projelere olan genel güveni geçici de olsa olumsuz etkiledi. İleriye dönük duyurular kaçınılmaz biçimde kuşkuyla karşılandı; yatırımcılar sahte bağlantıları tek tıklamayla gerçek hesabın yanıtı sanmayacak kadar tetikte oldu. Kısaca, sosyal medya erişimi kripto projeleri için hayati önemdedir: Topluluk yönetimi, duyuru güvenilirliği ve marka itibarı bu hesapların güvenliğiyle doğrudan bağlantılıdır.

Siber Güvenlik Gruplarının Rolleri: SEAL, CertiK, SlowMist

Sosyal medya hack vakaları, sadece projeleri değil, blockchain güvenlik şirketlerini de harekete geçirdi. Örneğin Curve Finance saldırısında, ekip SEAL isimli bir siber güvenlik topluluğundan yardım aldı. SEAL (Security Alliance), kriptoya özgü tehdit istihbaratı paylaşımı ve olası acil durum müdahaleleri için kurulmuş bir birliktir. Kuruluştan geçen bir basın bültenine göre, SEAL’in “SEAL 911” girişimi geçen yıl 50 milyon dolardan fazla çalıntı varlığın kurtarılmasını sağladı. SEAL-ISAC olarak adlandırılan bilgi paylaşım ağı, çeşitli blockchain projelerinden uzmanları bir araya getiriyor; kısa zamanda birçok lider kuruluştan destek aldı. Bu yapı, benzer olayların erken tespiti ve iş birliği ile müdahale edilmesi açısından önem taşıyor.

Öte yandan, CertiK gibi güvenlik firmaları da hem protokol denetimi hem olay sonu analizleri yapar. Hatta geçtiğimiz yıllarda CertiK’in kendi X hesabı bile sosyal mühendislik saldırısına maruz kaldı. Bu olayda saldırganlar, CertiK ekibine Forbes röportajı gibi yanıltıcı bir mesaj yoluyla ulaşarak hesap giriş bilgilerini ele geçirmişti. Bu örnek, ne kadar deneyimli bir güvenlik şirketi olursa olsun sosyal medya saldırılarından bağışık olmadığını gösterdi. SlowMist ise geleneksel zincir üzeri güvenlik analizlerinden sorumludur. Block chain güvenlik firması SlowMist, çeşitli saldırı olaylarını analiz eder ve raporlar. Örneğin Nisan 2025’te KiloEx adlı bir DeFi platformunun saldırı sonrası analizinde SlowMist ekipleri önemli rol oynadı. SlowMist’e göre KiloEx hack’inin arkasında akıllı sözleşmede erişim kontrollerinin eksikliği vardı ve proje ekibi ile iş birliği sayesinde çalınan tüm varlıklar 3,5 gün içinde kurtarıldı. Böylece SlowMist, olay sonrası incelemeler yaparak protokol açıklarını buluyor ve fonların iadesine katkı sağlıyor.

Kısacası, SEAL, CertiK, SlowMist gibi güvenlik grupları, 2025’teki bu vakalarda ya doğrudan müdahaleyle ya da analiz yayınlayarak sürece dâhil oldu. SEAL ağları tehdit istihbaratı paylaştı, CertiK saldırılardan ders çıkardı ve önlem önerdi, SlowMist ise vakaları arşivleyip teknik raporlar sundu. Bu tip organizasyonların varlığı, kripto ekosistemini toplu halde güçlendirmeye yardımcı oluyor; saldırılar olduğunda daha hızlı reaksiyon imkânı ve bilgi paylaşımı sağlıyor. Örneğin Curve ekibi, saldırı sonrasında SEAL desteğiyle X hesabını geri alırken, aynı zamanda saldırının kaynağını araştırdı. Bu tür destek yapıları proaktif önlem ve olay müdahalesi açısından giderek daha kritik hale geliyor.

Türkiye’de Çıkarılacak Dersler ve Alınacak Önlemler

Türkiye’deki yatırımcılar ve kripto içerik üreticileri için bu olayların birkaç önemli dersi var. Öncelikle doğrulama ve şüpheli mesajlara dikkat ilkeleri hayati öneme sahip. Resmi hiçbir proje hesabı, kullanıcılarından DM yoluyla para istemez veya kontrat adresi paylaşmaz; bu tür talepler dolandırıcıların tipik taktiklerindendir. Bu uyarılara kulak verip sahte bağlantıları tıklamamak gerekiyor. Siber güvenlik uzmanları ayrıca “çok faktörlü kimlik doğrulama” (2FA/MFA) kullanılmasını öneriyor. Twitter/X, Telegram, borsa veya cüzdan hesaplarında mümkün olan her yerde SMS ya da uygulama doğrulaması eklenmelidir. 2FA, hesapların ele geçirilmesini büyük ölçüde zorlaştırır.

Bir diğer önemli önlem, güçlü ve benzersiz parolalar kullanmak ve bu parolaları düzenli aralıklarla değiştirmektir. Özellikle kripto borsası veya cüzdan hesaplarındaki parola güvenliği artırılmalıdır. Ayrıca, sosyal medya profillerinde gereksiz kişisel bilgi paylaşmaktan kaçınılmalı, cüzdan adresleri veya güvenlik ipuçlarını içerebilecek bilgiler herkese açık paylaşılmamalıdır. Kısacası, sosyal mühendisliği önlemenin temel taşları: şüpheli bağlantılardan uzak durmak, iki faktörlü doğrulamayı açmak ve güçlü parolalar kullanmaktır.

İçerik üreticilerine düşen görevler de var. Öncelikle kendi hesaplarının güvenliğini sağlamak, takipçilerini örnek alacağı için kritik. Instagram, Twitter gibi hesaplarda 2FA etkinleştirilmeli, hesap aktiviteleri düzenli izlenmelidir. Takipçilere doğrulanmış kanallar üzerinden bilgilendirme yapmak, şüpheli paylaşım olması durumunda kullanıcıları uyarmak içten atılması gereken adımlardır. Ayrıca Türkçe kaynaklarda ve topluluk forumlarında dolandırıcılık teknikleri hakkında bilgilendirici içerik üretmek de faydalı olacaktır. Kullanıcıları, hiçbir kripto projesinin X/DMTweet hesabının sahte bağlantılarla bir “hediye” dağıtmayacağını anlatmak son derece değerli bir eğitim adımıdır.

Sonuç olarak, bu vakalar bize hem projelerin hem de yatırımcıların sosyal mühendislik saldırılarına karşı hazırlıklı olmasının şart olduğunu gösterdi. Güçlü şifreler ve 2FA gibi temel güvenlik önlemleri alınarak, resmi duyurular mutlaka birden fazla kaynaktan teyit edilerek hareket edilmelidir. Türkiye’deki kripto meraklıları, görülen bu örneklerden yola çıkarak tetikte kalmalı ve en ufak şüphede eriştikleri mesajları doğrulamadan işlem yapmamalıdır. Bu şekilde, küresel çapta artış gösteren sosyal mühendislik saldırılarına karşı kendi güvenliklerini önemli ölçüde artırabilirler

 
Uyarı: Paylaşılan haberler, veri ve grafikler bilgi amaçlı olup yatırım tavsiyesi ya da danışmanlığı kapsamında değerlendirilemez. Bunun yanı sıra haber ve materyallerin al ya da sat yönünde bir telkinde bulunmak gibi bir işlevi ve misyonu da bulunmamaktadır. Kişilerin kişisel araştırma yapmaları kendi sorumlulukları olup, detaylı araştırmanın yatırım öncesi önemli bir şart olduğunu öneririz.

İçerik ve görseller YZ yardımıyla oluşturulmaktadır.

Ayrıca, kripto paraların doğası gereği yüksek risk barındırdığı göz önünde bulundurularak hareket edilmelidir. Risksiz kazanç hiçbir sektörde olmadığı gibi, kripto paralar özelinde de yoktur.

Leave a Reply