Circle Ulusal Banka Lisansı Başvurusu Yaptı: USDC Rezervleri İçin Stratejik Hamle

0

Stablecoin devi Circle, USDC rezervlerini doğrudan kontrol etmek için ABD’de ulusal banka lisansına başvurarak geleneksel finans dünyasıyla entegrasyonunu hızlandırıyor.

circle - banka lisansı

ABD merkezli stablecoin ihraççısı Circle, geleneksel finans dünyasında daha güçlü bir rol almak amacıyla ulusal bir banka lisansına başvurdu. Bu lisans, Circle’ın kendi USDC rezervlerine doğrudan saklayıcı olarak hizmet vermesine olanak tanıyacak. Hyperliquid gibi merkeziyetsiz platformların yükselişiyle birlikte, Circle’ın bu hamlesi, merkezi yapılarla regülasyon uyumluluğu arasında köprü kurma çabalarının önemli bir örneği olarak dikkat çekiyor.


Circle’dan Ulusal Bankacılık Lisansına Stratejik Başvuru

Kripto para dünyasının en önemli stablecoin ihraççılarından biri olan Circle, ABD’de Ulusal Banka Lisansı almak için resmi başvurusunu gerçekleştirdi. Reuters tarafından paylaşılan habere göre, bu hamle Circle’ın daha önce duyurduğu geleneksel finansla entegrasyon stratejisinin yeni bir adımı olarak öne çıkıyor.

Circle’ın bu lisansı alması halinde şirket, USDC rezervleri üzerinde doğrudan saklayıcı (custodian) görevini üstlenebilecek. Aynı zamanda bu lisans, Circle’a kurumsal müşteriler adına kripto varlıkları tutma imkânı sunacak. Ancak bu lisans, Circle’a mevduat toplama veya kredi verme yetkisi vermeyecek.

Yeni oluşturulacak tüzel kişilik ise “First National Digital Currency Bank, N.A.” ismini taşıyacak.


IPO Başarısı ve Geleneksel Finansla Bağ Kurma

Circle’ın bu hamlesi, sadece lisans başvurusu ile sınırlı değil. Şirket, Haziran ayının başında CRCL koduyla borsaya açıldı ve IPO’su büyük yankı uyandırdı. Hisseler 25 kat fazla talep görürken, 31 dolardan fiyatlanan hisseler ilk günde %167 yükselerek Circle’ın piyasa değerini 40 milyar doların üzerine taşıdı.

Bu halka arz başarısı, Circle’ın sadece kripto piyasasında değil, Wall Street nezdinde de meşruiyet kazandığını ortaya koyuyor. Şirketin bu yükselişi, Hyperliquid gibi merkeziyetsiz yapıların hızla geliştiği ve perakende yatırımcıların merkeziyetsiz alternatiflere yöneldiği bir dönemde önemli bir karşı hamle olarak değerlendiriliyor.


Circle ve Hyperliquid: İki Farklı Yol, Tek Amaç

Hyperliquid, son 12 ayda 1.5 trilyon doları aşan perpetual işlem hacmiyle dikkat çekmiş ve DeFi dünyasında adından sıkça söz ettirmişti. Platform, sub-second finality, on-chain emir defteri, ve HyperEVM entegrasyonları ile merkeziyetsizlik ve performansı bir arada sunuyor.

Circle ise geleneksel regülasyonlara uyum sağlayarak merkezi yapısıyla güven ve istikrar sağlamayı amaçlıyor. Bu iki yapı arasındaki farklar, kripto ekosisteminin çeşitliliğini ve yatırımcı tercihlerini yansıtan unsurlar olarak öne çıkıyor:

  • Hyperliquid, kullanıcılarına sansüre dayanıklı, açık kaynaklı ve hızlı işlem altyapısı sunarken;
  • Circle, ABD regülasyonlarına tam uyumlu bir stablecoin modeli inşa ederek kurumsal yatırımcıların güvenini kazanmayı hedefliyor.

Bu bağlamda, Hyperliquid, sub-second işlem süreleri, merkeziyetsiz yapı, HyperEVM, HYPE token, Layer 1 entegrasyonu, tam şeffaflık gibi unsurlarla öne çıkarken; Circle, ulusal banka lisansı, USDC saklama yetkisi, halka açık şirket statüsü, kurumsal müşteri odaklılık, düzenleyici avantaj gibi yönlerle farklılaşıyor.


USDC’nin Yükselişi ve Regülasyon Avantajı

Circle’ın piyasaya sürdüğü USDC stablecoin, şu an itibarıyla 61.5 milyar dolarlık piyasa değerine sahip. Bernstein analistlerine göre, GENIUS Act kapsamında USDC’nin “en regüle stablecoin” olarak konumlanması mümkün görünüyor. Bu durum, Circle’a sektörde bir “regülasyon avantajı” kazandırabilir.

Özellikle ABD ve AB gibi büyük piyasalarda düzenleyici netliğin artması, kurumsal yatırımcıların stablecoin tercihlerinde regüle projelere yönelmesini sağlayabilir. Circle bu noktada yalnızca bir stablecoin ihracatçısı değil, aynı zamanda kurumsal dijital varlık altyapısı sağlayıcısı olma yolunda ilerliyor.


Piyasa Etkileri ve Gelecek Stratejiler

Circle’ın ulusal banka lisansına başvurması, kısa vadede bazı önemli sonuçlar doğurabilir:

  • Kurumsal yatırımcıların USDC’ye olan güveni artabilir.
  • Stablecoin piyasasındaki rekabet merkezi yapılar lehine evrilebilir.
  • Hyperliquid gibi merkeziyetsiz platformlar, daha yenilikçi çözümler sunarak rekabet avantajını korumak zorunda kalabilir.

Uzun vadede ise bu hamle, kripto para sektöründe merkezi ve merkeziyetsiz yapıların birbirinden tamamen ayrıştığı iki yol yaratabilir. Hyperliquid ve Circle, bu iki yolun başlıca temsilcileri haline gelmiş durumda.


Sonuç

Circle’ın ABD Ulusal Bankacılık Lisansı başvurusu, yalnızca regülasyon uyumlu bir genişleme stratejisi değil, aynı zamanda kripto sektöründe güvenin kurumsal temeller üzerine inşa edilmesi yönünde büyük bir adımdır. Bu gelişme, Hyperliquid gibi inovatif ve merkeziyetsiz projelerin geleceğini daha da anlamlı hale getirirken, yatırımcılara şeffaflık mı yoksa regülasyon mu sorusunu sorduruyor.


 
Uyarı: Paylaşılan haberler, veri ve grafikler bilgi amaçlı olup yatırım tavsiyesi ya da danışmanlığı kapsamında değerlendirilemez. Bunun yanı sıra haber ve materyallerin al ya da sat yönünde bir telkinde bulunmak gibi bir işlevi ve misyonu da bulunmamaktadır. Kişilerin kişisel araştırma yapmaları kendi sorumlulukları olup, detaylı araştırmanın yatırım öncesi önemli bir şart olduğunu öneririz.

İçerik ve görseller YZ yardımıyla oluşturulmaktadır.

Ayrıca, kripto paraların doğası gereği yüksek risk barındırdığı göz önünde bulundurularak hareket edilmelidir. Risksiz kazanç hiçbir sektörde olmadığı gibi, kripto paralar özelinde de yoktur.

Leave a Reply